top of page
Yeni Bir Bakışla: Heidegger Barbara Bolt

Yeni Bir Bakışla: Heidegger // Barbara Bolt

Stok kodu: 9786056355905

Yeni Bir Bakışla: Heidegger

Barbara Bolt

 

“Çağdaş Düşünürlere Yeni Bir Bakış” serisi büyük düşünürlerin fikirlerini, görsel sanatlar, filmler, televizyon programları, mimarlık, moda ve hatta bilgisayar oyunlarından örneklerle gözler önüne seriyor...

 

Heidegger sözkonusu olduğunda, genellikle okunması ve anlaşılması çok zor metinler kaleme aldığı görüşü kakimdir. İşte Barbara Bolt’un bu kitabı Heidegger’e ilgi duyan okurun bu güçlüğü aşmasına yardımcı olacak özgün bir rehber niteliği taşıyor.

 

Yazar başta sanatçılar ve sanat öğrencileri olmak üzere, sanat ve felsefe ile ilgilenen herkesin Heidegger'in bakış açısını anlayabileceği bir okuma olanağı sunuyor. Barbara Bolt, Heidegger’in en ünlü çalışması Varlık ve Zaman da dahil olmak üzere, felsefecinin sanata ilişkin en önemli metinlerinin yakın okumasını sunarak, günümüzdeki sanat ve sanat endüstrisine nasıl eleştirel bir noktadan yaklaştığını görmemizi sağlıyor. Bunu da Sophie Calle, Anish Cooper ve Anselm Keifer gibi uluslararası sanatçıların işleri üzerinden yapıyor.

 

Barbara Bolt, Melbourne Üniversitesi Victorian College of the Arts and Music’te dekan yardımcılığı görevini sürdürüyor. Aynı zamanda kendisi de sanatçı olan yazarın diğer kitapları arasında, Art Beyond Representation: The Performative Power of the Image (Tasvirin Ötesindeki Sanat: İmajın Edimsel Gücü – I.B. Tauris, 2004) ve Practice as Research: Approaches to Creative Arts Enquiry (Araştırma olarak Pratik: Yaratıcı Sanat İncelemelerine Giriş – I.B. Tauris, 2007) bulunuyor.

  • Melbourne Üniversitesi Victorian College of the Arts and Music’te dekan yardımcılığı görevini sürdürüyor. Aynı zamanda kendisi de sanatçı olan yazarın diğer kitapları arasında, Art Beyond Representation: The Performative Power of the Image (Tasvirin Ötesindeki Sanat: İmajın Edimsel Gücü – I.B. Tauris, 2004) ve Practice as Research: Approaches to Creative Arts Enquiry (Araştırma olarak Pratik: Yaratıcı Sanat İncelemelerine Giriş – I.B. Tauris, 2007) bulunuyor.

  • Türkçesi: Murat Özbank

    Türü: Felsefe / Sanat Felsefesi

    Yayıma Hazırlayan: Bilge Ceren Şekerciler

    Kapak Tasarımı: Deniz Akkol

    Cilt Bilgisi: Ciltsiz

    Kağıt Bilgisi: Kitap Kâğıdı

    Basım Tarihi: 1. Baskı Ocak 2013

    Basım Bilgisi: 2. Baskı Haziran 2015

    Sayfa Sayısı: 176 s.

    Kitap Boyutları: 13,5 cm x 19,5 cm

    ISBN No: 978-605-63559-0-5

    Barkod No: 9786056355905

205,00₺ Normal Fiyat
133,25₺İndirimli Fiyat
Adet

OKUMA PARÇASI


Giriş


Formüle edilecek olan, varlığın anlamına ilişkin sorudur. Bu nedenle varlık sorusunu ortaya konan yapısal etmenler açısından irdelemek zorunluluğuyla karşı karşıyayız.


Soru sorma bir arama olduğundan, aranılan, ona daha baştan yol göstermelidir. Dolayısıyla varlığın anlamı, bizler için belirli surette önceden hazır olmalıdır. Oysa bizler her zaman belirli bir varlık anlayışı içinde hareket ederiz. Varlığın anlamına ilişkin belirtik soru ile varlığa yönelim, bu varlık anlayışından doğup gelir. “Varlık”ın ne demek olduğunu bilmiyoruz. Ama “Varlık nedir?” diye sorduğumuzda ister istemez “-dir”e ilişkin belirli bir anlayış içinde bulunuruz, üstelik o “dir”in neyi imlediğini kavramsal açıdan sabitleyemediğimiz halde. Hatta içinden onun anlamını yakalayıp sabitleyeceğimiz anlayışı bile tanır durumda değiliz. Ancak bu ortalama ve müphem “Varlık” anlayışı hala daha bir olgudur. (VZ 2011: 4-5)


Soru

Heidegger’e yeni bir bakış getirmek, yani onu yeni bir çerçeveye yerleştirmek ne demektir? Eğer Heidegger ile daha yeni tanışıyorsanız ya da onun birincil metinleriyle boğuşmaya yeni başlamış ve habire “varlık nedir?”, “Yokluk nedir?”, “Teknoloji nedir?”, “Sanat nedir?” diye sormasından bunalmış bir halde zor, eski moda, anlaşılmaz üslubunun ve lafı gereksizce uzatırmış gibi duran, kafa karıştırıcı, döngüsel argümanlarının içinde yolunuzu bulmanıza yardım edecek bir kılavuz arıyorsanız, bu soru size biraz zamansız ve erken gelebilir. Onun yerine şunu sormak daha uygun olacaktır: Heidegger’i “çerçevelemek” ne demektir?


“Tekniğe Yönelik Sorgulama” (1954) başlıklı denemesinde, Martin Heidegger bize “Gestell” (çerçeveleme) kavramını takdim eder. Bu kavramın ne olduğunu açıklarken, “Gestell” kelimesini Almancadaki orijinaline geri götürür. Gestell’in (çerçeve) bir çeşit gereç olduğunu anlatır ve kitap rafı örneğini verir. Ayrıca Gestell’in iskelet denilen şeyin adı olduğunu da söyler (QCT: 20). Biz bunları gündelik hayatımızdaki anlayışlarımızdan hareketle kavrayabiliriz. Örneğin bir resim ya da pencere söz konusu olduğunda, bize dış dünyaya bir bakış sunan yapı, o pencerenin çerçevesidir. Yapı pencerenin kenarlarını belirler ve bakışımızın sınırlarını çizer. Yine bildiğimiz gibi, kaslarımızı yerinde tutan ve dünya üzerinde hareket etmemize olanak sağlayan yapı iskeletimizdir. Dolayısıyla Gestell’i dünyada neyi, nasıl düşündüğümüze ve nasıl hareket ettiğimizin sınırlarını çizen ve olanaklar sunan bir yapı ya da gereç olarak kavrayabiliriz. Eğer dünyayı yapılandırmamıza, böylece onu anlamlandırmamıza imkân verecek bir yol bulamasaydık, hiçbir şey ifade etmeyen, bunaltıcı bir algı sağanağı altında kalırdık. Dolayısıyla Heidegger’i çerçevelemek demek, onun felsefi düşüncelerini ve yazılarını anlamamıza olanak sağlayacak bir yapı sunmak demektir.


Diğer Kitaplarımız

bottom of page