top of page
Yedi Deli Adam Roberto Arlt

Yedi Deli Adam // Roberto Arlt

Stok kodu: 9786052205327

Yedi Deli Adam

Roberto Arlt

 

Yedi Deli Adam, kendisine sürekli acı veren ruhunu görüp anlamaya çalışan bahtsız bir adamı ve etrafında şekillenen karanlık, absürd olaylar silsilesini anlatıyor. Delilik nöbetleriyle, ruhun ve zihnin tikleriyle, birbirinden ilginç karakterlerle, devrimci, anarşist yaklaşımlarla dolu, yazıldığı dönemin Buenos Aires’inin çarpıcı bir portresini çizen roman, Roberto Arlt’ın başyapıtı kabul ediliyor.

 

“Âcizane, Arlt’ın İsa olduğunu varsayalım. Dolayısıyla Arjantin İsrail, Buenos Aires de Kudüs’tür... Arlt keskin zekâlı, tehlikeyi göze alan, koşullara ayak uydurabilen, doğuştan hayatta kalma becerisine sahip biri... hiç kuşkusuz Arjantin ve Latin Amerika edebiyatının önemli bir parçası.”

— Roberto Bolaño

 

“Kitaptaki karakterler okurun ruhuna adeta musallat oluyor.”

—Julio Cortázar

 

“Bu kıyılarda edebiyat dâhisi olarak adlandırılacak biri varsa o Roberto Arlt’tır... sanattan ve büyük, tuhaf bir sanatçıdan... doğduğu şehri herkesten daha iyi, muhtemelen ölümsüz tangolar yazmış olanlardan bile daha derin anlamış birinden bahsediyorum.”

—Juan Carlos Onetti

  • Roberto Arlt 1900’de Buenos Aires’te doğdu. Anne babası Avrupa göçmeniydi. Sert ve baskıcı babasıyla sorunlu bir ilişkisi vardı. Sekiz yaşında okuldan atıldıktan sonra kendi kendini eğitti. On altı yaşında evi terk etti. Tezgâhtarlık, kalaycı çıraklığı, boyacılık, tamircilik, kaynakçılık, tuğla fabrikasında müdürlük ve liman işçiliği gibi pek çok farklı iş yaptıktan sonra yerel bir gazetede çalışmaya başladı. İlk romanı El juguete rabioso 1926’da yayımlandı. Yedi Deli Adam (1929) ve devam kitabı Los lanzallamas (1931) yazarın başyapıtları olarak görülür. Hayattayken, Buenos Aires ve İspanya’daki gündelik hayatı anlattığı gazete makaleleriyle tanınan Arlt dört romanın yanı sıra birçok tiyatro oyunu ve kısa hikâye kaleme aldı. Modern Arjantin edebiyatına yön veren en önemli isimlerden sayılan yazar kırk iki yaşında hayatını kaybetti.

  • Türkçesi: Saliha Nilüfer

    Yayıma Hazırlayan: Evrim Öncül

    Son Okuma: Arif Yıldız

    Kapak Tasarımı: Deniz Akkol

    Sayfa Düzeni: Semih Büyükkurt

    1. Baskı, Şubat 2019

    296 Sayfa / 2. Hamur / Ciltsiz / 15,5 x 19,5 cm

    ISBN: 978-605-2205-32-7

334,00₺ Normal Fiyat
217,10₺İndirimli Fiyat
Adet

OKUMA PARÇASI


Sürpriz


Erdosain müdüriyet odasının Japon vitraylı kapısını açar açmaz gerisingeri dönmek istedi; mahvolmuş bir adam olduğunu anlamıştı anlamasına ya iş işten geçmişti.


Onu bekliyorlardı: yaban domuzunu andıran kafası, I. Umberto tarzında tıraş edilmiş kır saçları, insanın içine işleyen acımasız bakışları ve balığı andıran patlak gri gözleriyle ufarak müdür; yapış yapış ve delici bakışlı küçümen, sıska muhasebeci Gualdi; tamamen beyazlamış saçları, alaycı görünümü, sert bakışları ve boğuk sesiyle domuz kafalı babasının kopyası, otuzlarındaki yakışıklı delikanlı müdür muavini. Erdosain’in selamına karşılık veren olmadı; ne önündeki birtakım çizelgelere eğilmiş müdür ne koltuğa yayılıp koltuğun sırt kısmından bacağını sarkıtmış müdür muavini ne de masanın yanında saygıyla ayakta dikilen Senyor Gualdi.


Sadece müdür muavini kafasını kaldırmakla yetindi.

“Dolandırıcılık yaptığınız ve bizden altı yüz peso çaldığınız ihbar edildi.”

Senyor Gualdi müdürün az önce imzaladığı çizelgenin üstüne kurutma kâğıdı koyarken, “Artı yedi kuruş,” diye ekledi. Müdür boğa gibi kalın boynunu ancak bunun üzerine oynatma zahmetine katlanırcasına kafasını kaldırdı. Erdosain’in duygularını ele vermeyen çehresini art niyetsiz incelerken, parmakları cepkeninin iliklerinde, kısık gözlerinin arasından kurnaz bir bakış attı.

“Neden bu kadar kötü bir kılıkla geziyorsunuz?” diye sordu.

“Tahsildarlıktan bir kuruş kazandığım yok.”

“Ya bizden yürüttüğünüz paraya ne demeli?”

“Ben bir şey çalmadım, yalan hepsi.”

“Öyleyse bunun hesabını verebilecek misiniz?”

“Eğer isterseniz derhal, bugün öğlen.”


Verdiği yanıt onu bir süreliğine kurtarmıştı. Üç adam bakışarak birbirlerine danıştılar ve sonunda müdür muavini babasının onayıyla omuz silkerek, “Hayır, yarın üçe kadar vaktiniz var. Çizelgeleri ve faturaları da getirin. Gidebilirsiniz,” dedi.



Diğer Kitaplarımız

bottom of page